37 yaşındaki Amie Skilton bir sabah uyandığında kendi adını bile hatırlayamadığını fark etti. Amie ve kocası 2016 yılında New South Wales, Avustralya’da bir daireye taşınmışlardı. Şimdi 42 yaşında olan beslenme uzmanı olan Amie, taşındıktan iki ay sonra kendini iyi hissetmeye başladı. Farkında değildi ama hatalı su yalıtımı suyun sürekli olarak halının altına sızmasına sebep oluyordu.
‘NASIL GİYİNECEĞİMİ BİLEMEDİM’
Amie eve taşındığından beri alerjileri gün geçtikçe çoğalıyordu ve aynı zamanda anlam veremediği bir yorgunlukla da mücadele ediyordu. Bütün bu sorunlarla uğraşırken birden 10 kilo aldı ve beyin fonksiyonları da azalıyordu. “Bazı günler nasıl giyineceğimi bilemedim. Kıyafetlere bakardım ve onları nasıl giyeceğim konusunda gerçekten kafam karışırdı” diyen Amie scooter’ıyla düzenli olarak gittiği yerlerde bile aracını nereye park ettiğini unuturdu ve anahtarlar genellikle kontakta kalırdı. Ancak en büyük endişesini ise kendi adını unuttuğu zaman yaşadı.
KÜF OLDUĞUNU EV SAHİBİ BİLİYORDU
Küf oluşumundan habersiz olduğu için tüm tıbbi testleri de temiz çıkıyordu. Ancak birkaç tesadüf nedeniyle, neler olabileceğini bir araya getirmeye başladı. Bir süre sonra dairelerinde sağlığını ciddi şekilde etkileyen bir sızıntıyı buldular. Taşındıklarında bahsedilen dairelerinin altındaki garajda bir sızıntı olduğunu hatırlayan Amie, değerlendirme yapması için bir bina biyologunu çağırdı. Suyun halılarının altından sızdığını ve yatak odasına ve çalışma odasına kadar sızdığını keşfettiler.
Halı üstten yanlış bir şey yokmuş gibi görünüyordu ancak yukarı kaldırıldığında küften dolayı simsiyahtı. Yatak örtüsünü çıkaran Amie, yatağının da küflü yeşil olduğunu görünce dehşete düştü. Daha sonra ev sahiplerinin sızıntıyı aylardır bildiklerini belirten Amie, “Biliyorlardı ve bu bizi zehirliyordu” dedi. Sonunda, kendisine inhalasyon alzheimer hastalığı teşhisi koyan bir nöroloğa sevk edildi. Evden taşındılar ve beş yıl sonunda Amie sağlığına kavuştu.
‘BİRDEN GELEN KAFA KARIŞIKLIĞI VE UNUTKANLIKLA BAŞLAR’
Nörolog Prof. Dr. Gülsen Babacan Yıldız vakayla ilgili yaptığı açıklamada, “Mantar, beyinde demansın etkilediği bölgelerde enfeksiyona neden olmuş ve buna bağlı demans gelişmiş” ifadelerini kullandı. Prof. Dr. Yıldız, bu tür demansların herkeste görülebileceğini, bazı insanlarda da Covid-19’un beyne yerleştiğini ve buna bağlı olarak hastalarda demans geliştiğini söyleyen Yıldız, “Bu vakada da mantar beyne yerleşmiş. Bu tür demanslar kendini birden gelen kafa karışıklığı ve unutkanlıkla gösterir. Mantar ve virüs etkenli demanslarda bunlar ani olur, alzheimerda bunlar sinsi sinsi başlar. Hasta bir sabah kalkar ve kafası karışmış hisseder, nedenini bilemez” diye konuştu.
Amie Skilton’ın yaşadığı demansa nedeni bilinen yani sekonder demans denildiğini belirten Gülsen Babacan Yıldız, küflü ortamların beyinde birçok şeye sebep olabileceğinin altını çizdi. “Bazılarında sıradan bir enfeksiyon olarak görülürken bazılarında ise demans olarak görülebilir. Ama muhtemeldir ki bağışıklık sistemi kötü hastalardır” ifadelerini kullanan Prof. Dr. Yıldız, bağışıklık sisteminin önemli olduğunu söyledi.
BAĞIŞIKLIK SİSTEMİ ÖNEMLİ
Yıldız, “Kovid de biliyorsunuz bağışıklık sistemi kötü olan insanları öldürüyor. Bu vakadaki kadının da muhtemelen bağışıklık sistemi kötüydü. Mantara maruz kalınca o mantar beyne yerleşti ve orada demans yaptı” ifadelerini kullandı.
Kendisinin de bu tür vakalarla karşılaştığını, ancak mantar değil bakteriye dayalı gelişen demans vakaları olduğunu söyleyen Prof. Dr. Yıldız, “Bu tür demansların şöyle iyi bir yanı var: Alzheimer her geçen gün kötüleşir ancak bu tür demanslarda enfeksiyon geçiyor. Daha sonrasında kalsa da kısmen düzeliyor. Hastanın bağışıklık sistemine göre değişiyor ancak genellikle kalıyor. Demans denen şey sadece Alzheimer değildir birçok nedene bağlı demans olabilir. Bağışıklık sisteminin güçlü olması her zaman iyi bir şeydir. Bu sebeple mümkün olduğunca toksik şeylere maruz kalmamak, stresi iyi yönetebilmek lazım. Stresli bir insanda çok daha fazla seyreder böyle şiddetli bir olay” diyerek sözlerini noktaladı.